- L'Oreal markası cilt bakımını kişiselleştirmeyi vaat eden Cell BioPrint teknolojisini duyurdu.
- Kişiselleştirilmiş cilt bakımı analizlerine odaklanan ürün, CES 2025'te sergilenecek.
- L'Oreal, NanoEntek ortaklığıyla analiz için cilt örneklerini kullanıyor.
Kozmetik sektörünün küresel liderlerinden biri olan L’Oreal, cilt bakımını deneyimini daha kişiselleştirilmiş bir hale getiriyor. CES 2025 etkinliğinde şirket, kullanıcının cildini analiz etmeyi ve yaşlanma belirtilerinin nasıl yavaşlatılacağı konusunda kişiselleştirilmiş öneriler sunmayı vaat eden yenilikçi bir cihaz olan Cell BioPrint ile ziyaretçilerin karşısına çıkacak.
Şimdiden büyük bir ilgi ile karşılaşan bu cihaz biyoakışkanları okuyabilen çipler konusunda uzmanlaşmış Güney Koreli bir girişim olan NanoEntek ile yapılan ortaklığın sonucu olarak hayata geçiriliyor. Kişiselleştirilmiş analizlere dayanan bu yeni teknoloji, herkesin ihtiyaçlarına göre farklı önerilerde bulunarak etkileyici bir cilt bakımı vaat ediyor.
L’Oreal Cell BioPrint teknolojisi nasıl çalışıyor?
The Verge tarafından aktarılan bilgilere göre bu sıra dışı teknoloji, kullanıcıların yüz bandını yanağına uygulaması ile çalışıyor. Bu bant daha sonra bir tampon solüsyonuna yerleştiriliyor. Numuneyi işledikten sonra cihaz, kullanıcının cildi ve yaşlanmayla ilgili endişeleri hakkındaki birkaç kısa soruyu yanıtlarken aynı zamanda da yüzünün görüntülerini yakalıyor.
L’Oreal cihazın kullanıcının cildinin yaşlanmasının etkinliğini belirlemek için biyolojik bir numunedeki proteinlerin yapı ve fonksiyonunun analizi olan proteomikleri kullandığını iddia ediyor. Bu analize dayanarak Cell BioPrint, cildin görünümünün nasıl iyileştirilebileceğine dair kişiselleştirilmiş tavsiyelerin yanı sıra cildin belirli cilt bakımı bileşenlerine karşı tepkisi hakkında tahminler sağlıyor.
Cell BioPrint’in vaat etmiş olduğu bu kişiselleştirme deneyimi özellikle de tüketicilerin bireysel ihtiyaçlarını karşılamayan güzellik ürünleriyle dolu bir pazarda son derece önemli bir rol oynamaya hazırlanıyor. Marka ayrıca cihazın gelecekteki kozmetik sorunları ortaya çıkmadan önce tahmin edebildiğini de iddia ediyor.
Küçük bir örnek vermek gerekirse kullanıcının cildinin hiperpigmentasyona veya genişlemiş gözeneklere yatkın olup olmadığı bu cihaz sayesinde belirlenebiliyor. Öte yandan Cell BioPrint teknolojisinin yaşlanma etkinliğini değerlendirmek için cilt proteinlerini analiz ederek hizmet verdiği vurgulanıyor.
L’Oreal, Cell BioPrint’in yalnızca beş dakikalık bir test süresiyle kullanımının basit olacağını söylüyor. Şirket aynı zamanda kullanıcıların zaman içindeki değişiklikleri izlemesine olanak tanıyacağını garanti ediyor.
Ancak marka, başlangıçta Asya’da test edilecek olan cihaz için henüz somut bir lansman tarihi paylaşmıyor. Bu teknolojinin tüketicilere ne kadara mal olacağı ve ürünün genel kullanıma ne zaman açılacağı belirsizliğini koruyor.
