Drone teknolojisinin nasıl geliştiğine her geçen gün şahit oluyoruz. Bazen bir kargo teslimatı için, bazense mükemmel kuş bakışı görüntüler elde etmek için kullanılmasıyla karşımıza çıkan bu küçük insansız hava araçları, şimdi ise ormanda kaybolan kişilerin izini sürmek için kullanılmaya başlıyor.
Zürih Üniversitesi’nin araştırmasına göre İsviçre’deki yetkililerin her yıl dağlarda ve ormanlarda yaralanan veya kaybolan kişiler için 1000’den fazla acil yardım çağrısı alması üzerine İsviçreli bilim adamları yeni bir amaca hizmet eden bir drone geliştirmiş durumda. İsviçreli bilim adamları tarafından geliştirilen ve yapay zeka teknolojisi kullanılan bu drone, ormanda kaybolan veya yaralanarak mahsur kalan kişilerin izini sürerek bu kişilerin bulunmalarına yardımcı oluyor.
[button color=”” size=”normal” type=”” target=”_blank” link=”https://www.webmasto.com/2015-en-iyi-drone-fotograflari”]Drone’lar İle Çekilen 2015’in En İyi Fotoğrafları[/button]
Çeşitli yapay zeka algoritmalarının kombinasyonlarıyla tamamlanan drone, yapısında bulunan iki adet kamera sayesinde sürekli olarak tarama yapıyor. Ormanlık alanda otomatik olarak tarama işlemini sürdüren bu drone, herhangi bir müdahale olmadan izleri saptayabiliyor.
“Yüksek mesafelerde uçabilen drone’lar ticari amaçla kullanılıyor. Ancak sık ormanlar gibi zorlu şartlar için yeterli değiller” şeklinde açıklamada bulunan Zürih Üniversitesi profesörü Davide Scaramuzza şöyle devam ediyor: “Bu zorlu şartlarda küçük bir hata bile kazaya sebep olabilir, dolayısıyla robotların karmaşık koşulların üstesinden gelmesi için güçlü bir beyine ihtiyaçları var.”
Scaramuzza’nın açıklamasında belirttiği doğrultuda bir çözüm yolu bulan bu bilim adamları, insan beyni gibi çalışan Deep Neural Networks (Derin Sinirsel Ağlar) adını verdiği bir algoritma geliştirdiler. İsviçre Alp’lerine çıkarak binlerce fotoğraf ve veri toplayan araştırmacılar tüm bu verileri, geliştirdikleri algoritmaya öğrettiler. Yapılan testlerin ardından ise drone’un uçarken %85 doğruluk oranıyla yolu bulduğu sonucu ortaya çıktı. İnsandaki bu oranın %82 olmasına da dikkat çekildi.
Projenin arkasındaki ekibe göre bu drone’un gerçek hayatta kullanılması için ekstra bazı çalışmaların da yapılması gerekiyor. Yani henüz hazır olmadığını dile getiriyorlar.