Tüm dünyada pandemi sürecinin başlamasından bu yana bir yılı aşkın bir zaman geçti. Bu süreçte mesailer ve çalışma şeklimiz, iş yapış süreçleri ve en önemlisi de sektörel talepler değişti. Bu değişimin belirgin olarak gözlendiği alanlardan biri de e-ticaret. Tüm dünyada e-ticaret hacminde büyük bir artış gözlenirken, online alışveriş yapma şeklimiz de pandeminin başındaki haline göre bir hayli farklılaştı.
Pandemi sürecinin e ticaret üzerindeki etkisini rakamlarla değerlendiren E-Ticaret Altyapı Sağlayıcıları Derneği (EDER) Kurucu Üyesi, Bilgisayar Mühendisi ve Projesoft CEO’su Yüksel Eminoğlu, yaşanan değişimi, “Tüketici Davranışlarındaki Değişim, Kadın ve Erkek Davranışlarındaki Değişim ve Ürün Kategorilerinde Yaşanılan Değişim” olarak üç temel başlıkta özetlemenin mümkün olacağını söyledi.
Bis.org tarafından yapılan araştırmada perakende sektöründe e-ticaret satışları ve siparişlerin pandemi süreci ile 2.5 kat arttığı bilgisini veren Yüksel Eminoğlu, “Son yıllarda zaten hızla büyüyen e-ticaret perakende pazarı, 2020 pandemi süreci ile beklenenin üstünde bir büyüme gerçekleştirmiş durumda. Buradaki rakamlara baktığımızda 2020’de pandeminin başlaması ile e-ticaret / perakende oranı hızla yükseliyor, fakat Çin ve Amerika gibi ülkelerde bir süre sonra bir düşüş gerçekleşiyor. Ancak ilginç olan nokta şu: İngiltere’de bu oran %25’lere kadar tırmanırken Çin\de de %23 ve Amerika Birleşik Devletleri’nde de %16.5’ları görüyor” dedi.
Eminoğlu, anlık artışlar ve sonrasında düşüşlerin gerçekleştiği maske / hijyen ürünleri satışı gibi rakamların değerlendirme dışı tutulduğunda pandemi döneminde e ticarette en çok artış gösteren sektörleri, market ve gıda alışverişleri, spor aletleri ve spor ürünleri, perakende teknoloji ürünleri olarak sıraladı.
Hem kadınlar hem erkekler satın alma alışkanlıklarını değiştirdi
Forbes dergisi tarafından pandemi sürecinde yapılan tüketicilerin satın alma kararlarının sorgulandığı çalışmadan da veriler paylaşan Yüksel Eminoğlu şunları söyledi: “Kadınların %71’i virüs ve etkileri konusunda oldukça endişeli olduklarını paylaşırken, erkeklerin sadece %60’ı bu endişeyi paylaştıklarını iletmişler. Fakat aynı topluluğa alışveriş alışkanlıklarının ve satın alma kararlarının ne kadarının pandemi dolayısıyla değişeceği sorulduğunda, kadınların %41’i alışveriş alışkanlıklarını değiştireceğini ve satın alma kararlarını yeniden gözden geçireceklerini söylerken erkeklerinse %47’si satın alma alışkanlıkları ve kararlarını gözden geçireceklerini iletiyor. Araştırmaya göre erkeklerin %33’ü, kadınların ise sadece %25’i harcamalarını azalttıklarını belirtmiş durumda.”
“Evlerde kilerler oluşturuldu”
100’den fazla ülkede faaliyet gösteren bir bilgi, veri ve pazarlama ölçümleme firması olan Nielsen verilerine göre, tüketicilerin özellikle 6 alanda davranışlarının değiştiğinin görüldüğünü belirten Eminoğlu, “İnsanlar artık sağlıklı kalmak ve hastalıkları önceden engellemek için proaktif sağlık ürünleri alımını artırdılar. Özellikle vitamin ve gıda takviyesi satışları oldukça artmış durumda. Pandemiden etkilenmemek için gıda dışı önleyici ürünler (maske, dezenfektan gibi ürünler) oldukça yüksek miktarda alındı ve bunlardaki satın alma / tüketim oranı hiç değişmedi. Çünkü kullanımı çok daha yaygın bir hale geldi. Evlerde gıda ve diğer ürünleri stoklamak ve daha uzun süre kullanmak için kilerler oluşturuldu ve bu ürünlerin alımına ağırlık verildi. Karantina hazırlıkları için gerekli alışverişler arttı” ifadelerini kullandı.
“Tüm bu rakamlar ve yaşanan değişimlere bakıldığında insanlar sosyal ayak izlerini küçültmeye, alışveriş davranışlarını değiştirmeye ve en önemlisi daha kısıtlı ve daha az temaslı bir çevrede sosyal yaşamlarını değiştirmeye çalışıyorlar” değerlendirmesini yapan Eminoğlu, “En önemli değişiklik, insanların teması azaltması ve birbirlerinden uzakta izole çevrelerde yaşamayı seçmeleridir. Bu sebeple de e-ticaret ve bu yeni ekosistemin sağladığı iş yapma şekli firmaların işlerini büyütmelerini sağladı. Hızla büyüyen bu ekosistem için yazılım firmalarına da süreci kolaylaştıracak yazılımlar ve iş zekasını öne çıkaracak çözümleri oluşturma görevi düşüyor” değerlendirmesinde bulundu.