- IBM, 2028 yılına kadar hatalara dayanıklı ve büyük ölçekli ilk kuantum bilgisayarını geliştirmeyi planlıyor.
- "Starling" adlı sistem, gerçek zamanlı hata tespiti ve düzeltilmesi yapabilen gelişmiş bir teknolojiye sahip olacak.
- Şirket, modüler bir yapı ile önce küçük sistemler kurup aşama aşama Starling'i tamamlamayı hedefliyor.
ABD merkezli teknoloji devi IBM, kuantum bilgisayar alanında tarihi bir adım atmak üzere çalışmalarını hızlandırdı. Şirket, 2028 yılına kadar büyük ölçekli ve hatalara dayanıklı ilk kuantum bilgisayarı geliştirmeyi hedefliyor. “Starling” adı verilen bu yeni sistemin, 2029 itibarıyla bulut üzerinden kullanıcılarla buluşturulması planlanıyor.
New York’taki Poughkeepsie’de özel bir veri merkezinde kurulacak olan Starling, birbirine bağlı modüllerden oluşacak. Her modül, birden fazla kuantum çipi barındıracak şekilde tasarlanıyor. IBM’in Kuantum Başkan Yardımcısı Jay Gambetta, altyapı çalışmalarının şimdiden başladığını belirtiyor.
Starling, yalnızca güçlü bir kuantum bilgisayar olmakla kalmayacak; aynı zamanda endüstrinin en büyük sorunlarından biri olan hata düzeltme sorununu da çözmeyi amaçlıyor. Eğer başarılı olursa, IBM; Google, Amazon ve sektördeki diğer oyunculara önemli bir üstünlük sağlamış olacak.
Gerçek zamanlı hata tespiti
Kuantum bilgisayarlar, klasik bilgisayarlardan farklı olarak bilgiyi “qubit” adı verilen özel birimler aracılığıyla işliyor. Ancak bu sistemde meydana gelen küçük hatalar, zamanla büyüyerek ciddi hesaplama hatalarına yol açabiliyor. IBM ise geliştirdiği özel hata düzeltme algoritması sayesinde, bu hataların gerçek zamanlı olarak tespit edilip düzeltilebileceğini söylüyor.

Starling’in dikkat çeken özelliklerinden biri de, hataları anında analiz edebilecek FPGA tabanlı özel bir çip sistemine sahip olacak olması. Bu sayede sistemin güvenilirliği önemli ölçüde artacak. IBM’in kullandığı hata düzeltme yöntemi, rakiplerine kıyasla daha verimli bir altyapı sunuyor. Örneğin, bir mantıksal qubit için yalnızca 12 fiziksel qubit gerekiyor; bu sayı diğer şirketlerde çok daha yüksek.
Ancak uzmanlara göre bu teknoloji henüz “gerçek dünyada kullanılabilir” seviyeye ulaşmış değil. Starling’in 200 mantıksal qubit ve 100 milyon ardışık işlem kapasitesiyle önemli bir eşiği geçmesi bekleniyor. Fakat bazı araştırmacılar, pratik ve ekonomik fayda sağlayacak kuantum algoritmalarının çalıştırılabilmesi için en az bir milyar hatasız işlem gerektiğini savunuyor.
Yol haritası net: Loon, Kookaburra ve Cockatoo
IBM’in yol haritasına göre, bu yıl içinde “Loon” adlı çiple hata düzeltmenin temelini göstermeyi hedefleyen şirket, 2026’da hem veri depolayabilen hem de işlem yapabilen “Kookaburra” modülünü tanıtacak. 2027’de ise iki modül birleştirilerek daha büyük bir sistem olan “Cockatoo” oluşturulacak. Tüm bu adımların sonunda ise Starling’e ulaşılması planlanıyor.
IBM, Starling’in ardından 2.000 mantıksal qubit’e sahip olacak “Blue Jay” adında bir başka sistem üzerinde daha çalışmayı planlıyor. Bu sistemin ticari olarak anlamlı kuantum işlemleri gerçekleştirebilecek düzeyde olması bekleniyor.
Mobil, yapay zeka ve artırılmış gerçeklik dünyasında olduğu gibi, kuantum dünyasında da yarış hız kesmeden devam ediyor. Örneğin Google geçtiğimiz Aralık ayında 10 septilyon yıllık işlemleri dakikalara indiren “Google Willow” adlı çipini duyurmuştu. IBM ise, daha kapsamlı bir şekilde planladığı Starling ile bu yarışta önemli bir sıçrama yaparak oyunun kurallarını değiştirecek gibi görünüyor.