The Witcher serisi, oyun dünyasının en güçlü markalarından bir tanesi haline gelmiş durumda. Polonyalı yazar Andrzej Sapkowski’nin aynı adlı roman serisinden esinlenerek CD Projekt Red tarafından geliştirilen seri, ilk oyunun piyasaya çıkmasıyla beraber hızlı bir şekilde şöhretini genişletti ve dünya çapında büyük bir hayran kitlesine sahip olmayı başardı.
Popüler oyun serisi, eleştirel anlamda da büyük bir beğeni topladı. Her bir oyun, etkileyici senaryosu, karakter çeşitliliği, atmosferik dünya tasarımı ve oynanabilirlik açısından yüksek övgüler elde etti. Öte yandan çeşitli ödüller toplayan seri, milyonlarca kopya satarak ticari anlamda da büyük bir başarıya imza attı. Ortaya çıkan son bilgiler, The Witcher’ın satışlarda yeni bir rekor kırdığını gözler önüne seriyor.
The Witcher serisi başarısını bir kez daha ispatladı
CD Projekt Red şirketi sosyal medya hesapları aracılığıyla The Witcher’ın şimdiye kadar 75 milyondan fazla sattığını duyurdu. Ancak bu duyurudaki asıl etkileyici olan kısım, serideki üçüncü oyun için satılan birimlerin hacmi oldu. Şirketin paylaşımında, oyunun mevcut olduğu tüm platformlarda ve sürümlerde 50 milyondan fazla The Witcher 3 biriminin sattığını öğrenme şansına sahip olduk.
Peki ya neden The Witcher serisi bu kadar çok sattı? Elbette ki serinin içinde bulunan oyunlar, pek çok nedenden ötürü oyuncuların ilgi odağı haline gelmiş durumda. Ancak kabaca değerlendirirsek, tabii ki de bazı öne çıkan faktörler bizim de gözümüzün önünden kaçmıyor.
— CD PROJEKT IR (@CDPROJEKTRED_IR) May 29, 2023
Örneğin serinin eşsiz fantastik evreni, kullanıcılara son derece derinlikli ve karmaşık bir dünya vaat ediyor. Canavarlar, büyü, siyaset, ahlaki çatışma gibi unsurlarla zenginleştirilen bu evrende, oyuncuları içine çekmeyi başaran pek çok farklı mekan ve yan görev bulunuyor.
Serinin en önemli unsurlarından bir diğeri ise etkileyici hikaye anlatımı olarak görülüyor. Karakterlerin derinlikli gelişimleri ve dikkat çeken olay örgüleriyle hayranlık uyandıran The Witcher oyunları, ayrıca özgün karakterleriyle de adından sıkça söz ettirmeyi başarıyor. Geralt of Rivia gibi unutulmaz karakterler, yerini bir klasik haline getirmeye katkıda bulunuyor.
Karakterlerin karmaşık kişilikleri ve aralarındaki ilişkiler, oyuncuların bağ kurmasına yardımcı oluyor. Bununla beraber oyuncuların seride vermiş olduğu kararlar konusunda geniş bir özgürlük alanı bulunması da seriyi cazip bir seçenek haline getiren ögeler arasında değerlendirilmekte. Tüm bu faktörleri bir araya getirdiğimizde, The Witcher serisi 75 milyondan fazla kopya satışı ile klasikler arasına girmeye hak kazanıyor.